A. Listem (0)

GLUTENSİZ BESLENMENİN ÖNEMİ

heading_title

Beslenme ihtiyacı, zorunlu olarak kabul edilen ve günlük yeterli miktarda sahip olunması gereken bir haktır. Kişiden kişiye değişen beslenme alışkanlıkları, bölgesel ve mevsimsel olarak farklılık gösterebilir. Tahıl grubu olarak bildiğimiz ve içeriğinde bulgur, pirinç, buğday bulunan besinlerin vücuda etkileri tartışma konusu olmaktadır.

Glüten, temel anlamda tahıl proteini, içerdiği protein demektir. Bulgur, pirinç ve buğday kaynaklı besinlerin farklı glüten içeriği mevcuttur. Kimi üründe glüten oranı yüksekken kimi üründe de diğerlerine oranla seviyesi düşüktür.

Sindirim aşamasında önce ağız yoluyla başlayan glüten proteini, sırayla mide ve bağırsakta emilmeye devam ettirilir. Bazı bireylerin sahip olduğu hassasiyet sebebiyle, mide ve bağırsak sorunları başlatabilir. Baş ağrısı, hazımsızlık, şişkinlik, düzensiz dışkılama ve gazlanma gibi sağlık problemlerini beraberinde getiren Çölyak hastalığı zamanla çoğalabilmektedir. Glüten proteininin bağırsaklarda sindirilememesi olarak nitelendirilen bu hastalık, özellikle ince bağırsak zeminine zarar vermektedir. Bu zarar sonucu tüm bağırsak emilimi fonksiyonları etkilenmektedir.

Glütensiz beslenme olarak adlandırılan yöntemde kişi, glüten içeren tüm besinleri hayatından çıkartarak yaşamına devam etmelidir. Günlük beslenme planını yeniden oluşturan kişi, yaşadığı sağlık problemlerinin en aza inmesi ile diyetine ara vermemelidir. Yaşadığı sağlık sorunları bitene kadar da bu şekilde beslenme programı uygulanmalıdır. Unlu gıdaların plandan çıkartılması, hazır gıdalara veda edilmesi, nişasta ve türevlerinden uzak durulması glütensiz beslenme planında önemli olacaktır.